İmralı Adası’nda Abdullah Öccalan tarafından yapılması planlanan açıklamanın ne zaman yapılacağı merak konusu olurken, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları konu hakkında açıklamalarda bulunarak, açıklamasının Şubat sonu ya da Mart başında olabileceğini söyledi.
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Britanya Alevi Federasyonu (BAF) ve Britanya Demokratik Güç Birliği, İngiltere’nin başkenti Londra’daki Cemevinde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları‘nın katılımıyla “Barışı konuşuyoruz” adlı bir panel düzenledi.
Tülay Hatimoğulları, panelde yaptığı konuşmada, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelere değindi. Tülay Hatimoğulları, Abdullah Öcalan ile yapılan ilk görüşmede Suriye’deki gelişmeler ile Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin değerlendirildiğini aktardı.
‘Bahçeli devlet adına yapıyor’
MHP Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis’te DEM Parti milletvekilleriyle selamlaşması ve daha sonra grup toplantılarında yaptığı konuşmalara değinen Tülay Hatimoğulları, “Biz Devlet Bahçeli’nin bir gün aklına geldi, ‘barışı yapalım’ diye çıkmadığını da biliyoruz. Devlet Bahçeli’nin doğrudan devlet adına konuştuğu aslında Sayın Öcalan’ın işaret ettiği bu tehlikeleri bir biçimiyle devletin bir kanadının ya da tamamının analiz ettiğini ki bunu tam bilmiyoruz ve bu dönem de bir adım atılması gerektiğine dair bir yaklaşım olabileceğini değerlendirdik. Bu nedenle Devlet Bahçeli’nin konuşması ve çıkışlarının devlet adına yapıldığını düşünüyoruz” dedi.
‘Toplumsal dinamikler sürecin parçası olmalı’
Toplumsal dinamiklerin sürecin bir parçası olması gerektiğini de kaydeden Hatimoğulları, “Bizler de Sayın Öcalan gibi düşünüyoruz. Geçmişte barış süreci dönemleri oldu fakat negatif olarak sonuçlandı. 2013 yılında başlayan ve Dolmabahçe Mutabakatı’na varan süreç negatif bir biçimde sonuçlandı. O dönem muhalefet etkin bir biçimde sürecin bir parçası olmadı. Toplumsal dinamikler bu sürecin etkin bir parçası olmamıştı. Bakın muhalefet ve toplumsal dinamikler tesis edilecekse bir barış süreci onun bir parçası olmaları demek bu sürecin eksikliklerini giderilmesi ve gerçekten kalıcı bir iç barışın sağlanması açısından önemli ve kıymetlidir” diye belirtti.
Açıklamanın içeriği ne olacak?
Tülay Hatimoğulları, İmralı Heyeti’nin Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki görüşmelerini tamamlandığını ve bunların sonuçlarının Öcalan’a iletileceğini söyleyerek, “Açıklamanın içeriği bize soruluyor. Bunu özetle ve tahmini olarak ifade edersem; ‘Kürt sorununun çatışma ve şiddetten arındırılarak, barışçıl, demokratik ve hukuki bir zeminde çözümünün sağlanmasıdır’ olacaktır. Bunu Sayın Abdullah Öcalan’ın kendi kullandığı kavramlar ile bire bir söylüyorum. Heyetle yapılan görüşmelerin tümünde ‘ortak yaşam’, ‘Türk-Kürt kardeşliği’ ve aynı zamanda Türkiye’de bulunan tüm halkların inançları eşit yurttaşlık temelinde haklarının tesis edilmesi ez cümle, demokratikleşme dışında ve demokratik toplumu inşa etme dışında bir çözümün olmadığı vurgusunu her fırsatta ifade etmiştir” diye konuştu.
Öcalan’ın Narin Güran değerlendirmeleri
Abdullah Öcalan ile İmralı Heyeti arasında yapılan görüşme detaylarından da söz eden Tülay Hatimoğulları, Öcalan’ın ikinci görüşmenin 4 saatlik bölümünün yarım saatini Narin Güran cinayetine ayırdığını söyledi. Tülay Hatimoğulları, “Ve diyor ki, bugün Türkiye’de başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere eğer biz onları koruyamıyorsak çocukları istismardan koruyamıyorsak ve böyle bir cinayet toplumda gerçekleşiyor ve toplum bunu izliyorsa bu toplumsal çürümenin geldiği noktayı gösterir. Ve orada başta sol, sosyalist, muhalif ve yurtsever kesimlere dönük olarak ‘Bizler bekleyen talep edenden çıkıp toplumu demokratik zeminde örgütleyen, değiştiren ve dönüştüren çocukları istismar etmeyecek, katletmeyecek, Tavşantepe gibi bir köyün olmayacağı böyle bir anlayışın ve zihniyetin olmaması gerektiğine dair vurguları yapmış. Bunu özellikle söylememin nedeni Sayın Abdullah Öcalan’ın demokratikleşmeye yaklaşım toplumsal değişim dönüşüme yaklaşım konusunda son derece önemlidir.” (MA)
Van Haber