Siyasetçiler, iş insanları ve gazetecilere yönelik baskıyı eleştirdikleri gerekçesiyle gözaltına alınan TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ile TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras, gözaltı sonrası ifadelerinin tamamlanmasının ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldılar. Mahkeme, başkan Turan ve YİK üyesi Aras’a yurtdışı yasağı getirdi.
Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği(TÜSİAD) başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras dernek genel kurulunda yaptıkları konuşmalar nedeniyle “Yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla polis eşliğinde nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildikten sonra ifade işlemleri tamamlandıktan sonra serbest adli kontrol ile serbest bırakıldılar. Her iki isme de yurtdışına çıkış yasağı getirildi.
Yaptıkları konuşma büyük tartışmalara neden olmuştu
Turan ve Aras’ın yapmış oldukları konuşma ülke gündemine oturmuş, özellikle hükümet yanlısı medyanın hedefi haline gelmişlerdi.
TÜSİAD üyelerinin ülke gündemine oturması sonrasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, düzenlediği grup toplantısında TÜSİAD’ı hedef ve üyelerini hedef almış, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Haddi ziyadesiyle aşan, provokasyon kokan açıklamalar… Rant musluklarını kestiklerimizin operasyonlarına maruz kaldık. Bunların başında TÜSİAD geliyordu. Türkiye’nin bölgesinde siyasi ve sosyal gücünü genişlettiği, içeride hayat pahalılığı ve enflasyona karşı kararlı bir program uyguladığı bir dönemde, TÜSİAD’ın eski zihniyetinin yeniden tedavüle sokulduğunun farkındayız. Başaramayacaksınız.”
TÜSİAD Genel Kurulu’nda, ekonomideki zorlukların yanı sıra artan soruşturmalar, davalar, tutuklamalar ve kayyum uygulamaları da eleştiri konusu olmuş, “Politik hayatta olağanüstü olaylar” başlıklı slaytta siyasetçiler, iş insanları ve gazetecilere yönelik yargı süreçleriyle ilgili “Sorgulanıyor, Tutuklanıyor” ifadesi kullanılmıştı.
TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Aras ne demişti?
“Moralimiz bozuk, güvensizlik içindeyiz. Bunun nedeni çöken sistem. Tüm bu olayların arkasında denetim eksikliği ve işletme sahiplerinin yatırım yapmaması var. Sistemin kendi kendini düzeltme mekanizması olmalı, sorumlular hesap vermeli. Tutukluluğun istisna değil, kural haline gelmesi sorunu çözülemiyor. Söylesek de hiçbir şey değişmiyor.”
Aras, aynı zamanda seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınarak kayyum atanmasına yönelik yargı süreçlerinin bağımsızlığının sorgulandığını belirterek eleştirilerini sürdürdü:
“Bir siyasi parti lideri hakkında önce soruşturma başlatılıyor, sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Birçok sanatçının menajerliğini yapan bir iş kadını hakkında önce soruşturma başlatılıyor, sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Bir büyükşehir belediye başkanı hakkında, yaptığı konuşmalar nedeniyle basın toplantısından dakikalar sonra soruşturmalar açılıyor. Bilirkişi görüşmesini yayınlayan gazeteciler gözaltına alınıyor, genel yayın yönetmeni tutuklanıyor.”
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ne demişti?
“Tutuklamalara sürekli yenileri ekleniyor ancak infial yaratan olaylarda suçlular kolayca serbest kalıyor. Suç örgütü kurmak artık şirket kurmaktan daha kolay oldu. Modern devletin temelinde hukukun üstünlüğü vardır. Yönetim keyfi değil, hukukun üstünlüğüne göre yapılır. Biz insanız, bu ülkenin vatandaşlarıyız. İnsani değerleri ekonomik değerlerin önüne koyarız. Hukukun üstünlüğü tesis edilmeden ne iç ne de dış sorunları çözebiliriz. Terör sorununun ortadan kalkması en büyük dileğimizdir.”
Bu açıklamalar, TÜSİAD ve YİK liderlerinin, ifade ettikleri özgürlük ve adalet taleplerinin; uygulanan yurt dışı yasağı ve devam eden baskı politikaları çerçevesinde daha geniş tartışmalara yol açtığını gösteriyor. Gözaltı uygulamaları ve sonrasında getirilen seyri kısıtlayıcı tedbirler, devletin eleştiri alanındaki uygulamalarına dikkat çekiyor.
Van Haber